Pandora

Tez yaparken bile araya sıkıştırıp,bir kitap bitirdim ya,kendimi kutluyorum cidden.

Bitirdiğim kitap yine bir Anne Rice eseri ve adı Pandora. Yine indirimli kitaplar reyonundan gelen bir parça.
Kitabın arka kapağında Anne Rice'ın en muhteşem romanı yazıyor, ama eğer bu en muhteşem romansa,bu yazarın başka kitabını okumak istemem ve sanırım da öyle olacak. Kitapta yapılan betimlemeler beni benden aldı, olaylardan daha çok betimleme okudum arkadaş.

Kadın vampir olmuş da o hikayeyi yazıyor,nasıl oldu, ne oldu vs vs diye ama Allah'ım bir vampir hikayesi içine bu kadar tarih bilgisi ve betimleme konulmaz ki! Fantastik kitap diye geçiyor bir de kategori olarak. Tee Allah'ım, ne fantastiği yahu bildiğin tarih romanı bu. O derece de beni benden aldı zaten. Beni bana bırakmadı. Zorla, sırf bitsin diye okudum.

Ha belki şimdi egzantirik bişeyler çıkar, ha şimdi olaya giricek diye bekle bekle öldüm. Ama kitap sürekli olarak dön dolaş yaptı ve Roma'nın hükümdarına döndü, iç savaşlara girdi, dini ayrımlara girdi, tanrı inancına girdi. Patladım resmen kitabı okurken. Baş karakter hesapta nasıl vampir olduğunu anlatıyor, ama tüm anlatımı şu heralde: "Beni sivri dişleriyle ısırdı." Aha vampir oldu. Geriye kalan tüm hikaye bunun dışında bana absürd ve saçma gelen şeylerden ibaret. Bana sorarsanız, okumayın. Vakit kaybı. Nasıl bestseller olmuş hayret ediyorum doğrusu.