Ufak Şeyleri Dert Etmeyin

23 Şubat 2013 Cumartesi

Huzurlu Olmak İstiyorsanız, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin! Hepsi de Ufak Şeylerdir.

Sayfa Sayısı: 155

Kapağına bakar bakmaz hemen bir bilgi okuyorsunuz: "Amerika'da İlk Defa Bir Kitap Bir Yılda 5,7 Milyon Sattı" Hani bunu okuyunca da, vay arkadaş, hayatın sırrını falan açıklıyor herhalde adam diye düşünüp hemen okumalıyım moduna giriyorsunuz. Sonuç: Bir adım ileri, iki adım geri. Yani?

Öncelikle kitabın arka kapağına bir göz atalım istiyorum:

"Dert Etmeyin, Strese Girmeyin

Ufak Şeyleri Dert Etmeyin (Don't sweat the small stuff) Amerika'da yılın en çok satan kitabı oldu; 5 milyonun üstünde sattı. Ufak Şeyleri Dert Etmeyin'in yazarı, psikoloji alanında doktor ünvanına sahip Dr. Richard Carlson, stres yönetimi ve mutluluk danışmanı olarak dünyanın en önemli uzmanlarındandır. Ufak Şeyleri Dert Etmeyin iki yıl boyunca, Amerika'da en çok satanlar listesinin birinci sırasında kalmayı başardı.

2004'te San Fransisco Chronicle'ın, okuyucuları arasında, hangi kitabın hayatlarını değiştirdiğine dair yaptığı bir ankette, Ufak Şeyleri Dert Etmeyin birinci sırada yer aldı.

Bütün zamanların en hızlı tüketilen kitabı olarak adledildi.

2004 yılında, son 10 senenin en çok okunan kitapları arasında yerini aldı.

Dr.Richard Carlson'ın hayatımızı iyileştirmek için önerdiği 100 stratejiden birkaçının başlığı;

* Unutmayın ki, öldüğünüz zaman yapmanız gereken işler listesi hala dolu olacaktır.
* Kendinize şu soruyu sorun: 'Bir yıl sonra bunun bir önemi olacak mı?'
* Kimsenin sözünü kesmeyin; cümlesini siz bitirmeyin.
* Kendi cenazenize katıldığınızı farzedin.
* Sırf gırgır olsun diye, size yöneltilen eleştiriyi kabul edin.
* Olağan şeylerdeki olağanüstülüğü arayın. "

Şimdi en başta söylemem gereken şey, en hızlı tüketilen (!) bu kitap, benim için oldukça yavaş okuduğum, puffladığım hatta bazı yerlerde offladığım bir kitap oldu. Kitabın içinde 100 adet madde açıklamalarıyla birlikte bulunuyor ve bana sorarsanız yarısından çoğu kendini yineleyip duruyor.

Bir yerde çok feci kafama takılan bir soru oldu mesela. Yazar diyorki, bu hayatta herşeyin size bir şey öğrettiğini düşünün. Bir kuyrukta beklemenin ya da trafikte beklemenin size sabretmeyi öğrettiğini düşünün. Ben çoğu gün Merter trafiğine yakalanan ve saatlerce orada takılıp kalan biri olaraktan, tamam ilk seferde sabretmeyi öğrendim. Ya diğer zamanlarda? O anda trafikte harcadığım zamanı bana kim geriye verebilir ki? Dolayısıyla, kimse kusura bakmasın da bu madde benim için geçerli değil gibi duruyor. Çok mu agresif yaklaştım bu maddeye acaba?

Sonra mesela erken kalkın diyor yazarımız. Erken kalkınca daha mutlu olurmuşuz, herşey daha olumlu geçermiş o gün. İyi de ben en az 8 saat uyumadım mı acayip çirkef, çekilmez bir insan olurum. Onu geçtim, kafam toplamaz, iş yapamam ki.. Hadi bakalım, erken kaldırın da beni mutlu olayım! Hiç sanmıyorum!

Kişisel gelişim kitaplarını genelde sevmediğim için mi, yoksa yazarın Polyanna'dan beter olan görüşleri yüzünden mi bilmiyorum ama bir çok maddede hemen karşıt görüş ürettim, bu olmaz, bu yapılmaz diye karşı çıktım.

Hiç mi karşı çıkmadığın yer yoktı? diye sorarsanız, elbetteki vardı. Hatta hayalimi gerçekleştirdikleri yer vardı. Bir çok insanın değişik hayalleri var bu dünyada, benimki biraz değişik. Böyle bir organizasyonla birleşip, ayağımızda lastik çizmeler, ellerimizde eldivenler, elimizde poşetler, yerde, sokakta gördüğümüz tüm çöpleri toplamak isterdim. Gerçekten yere çöp atan insanlara çok kızıyorum, ama bazen etrafıma bakıyorum ki, çöp kutusu yokki. Yani tamam ben çöpümü cebime koyup eve getirdim, ama herkes getirmez ki! Yeterli sayıda çöp kutusu yok gibi duruyor etrafımızda. Ya da bana öyle geliyor bilmiyorum.

---------
Kitabı satın almak için:
Kitap Yurdu: TIK TIK
D&R: TIK TIK
Ya da bana müracaat edebilirsiniz.

Sevgiyle kalın.

0 yorum:

Yorum Gönder