Uzun zamandır okuyorum bu kitabı. Hem işlerin yoğunluğundan, hem yorgunluktan, hem de yazarın isteğinden (Yazar kitabı sindire sindire, yavaş yavaş, mesela her gün 10 sayfa gibi okumamızı önermiş. :)) dolayı uzun sürdü bu kadar bitirmesi. Kullandığım görsel 1.Baskı olmasına rağmen, elimdeki kitap 3.Baskı.
Ama çok beğendim, okurken hiç sıkılmadım. Yazarın üslubunu beğendim. Kalemine sağlık diyorum.
Beğenmediğim yeri de var tabii. Mesela kapağını beğenmedim. Daha çarpıcı bir kapak olabilirdi bence. Satın alırken bir kitabı kapak görseli benim için önem arz ediyor. İlgi uyandırmalı mesela bende. Bu kitap hediye olarak geldi bana. Satın alacak olsam, bu kapağı görünce almak istemezdim sanırım. O yüzden iyi ki hediye olarak gelmiş, okuma fırsatı bulmuşum diyorum.
Adına baktığınız zaman
"aşk" dolu bir kitap bekliyorsunuz. Evet, kitabın içinde aşk var ama politika da var! Yazarın gündem hakkında görüşleri de var. Siyasetçiler hakkında görüşleri,
ATATÜRK hakkında görüşleri de var. Hatta bir yerde
"çapulcu" lafını okuyunca, yazar bu günleri önceden görmüş sanırım diyerek gülümsedim bile. :) İşte bu nedenle, alın okuyun diyorum. Çok mantıklı yazmış bence yazar, çoğu yerde hak verdim ona ben de. Keşke onun istekleri, bizim isteklerimiz, bu ülkede özgürce yer bulabilse...
Kitabın içinde hem düz yazılar, hem şiirler, hem özlü sözler var. Hem de kara kalem resimler var mesela şiirlerin yanı sıra. Daha önce okumamıştım böyle kitap. Bundan sonra ise okumayı planlıyorum, kafamı yormadan, gece yatmadan önce çok güzel giden bir kitap. İnsanı düşündüren, bazı yerinde ağlatacak konuma getiren, bazı yerinde güldüren, bazı yerinde yazarın deyişiyle "Ha *iktir" çektiren bir kitap. Bence herkesin başucunda bulunması gereken bir kitap.
Arka kapağı şu şekilde verilmiş kitabın:
" Aşk.
Kadındır. Yanımda olmalıdır. Sadece benim olmalıdır. Anlatmalıdır. Saçma sapan şeyler de olsa anlattıkları, beni deli deli sarmalıdır. Her saçmalığı bende, derin bir anlam bulmalıdır.
Anlamalıdır beni. Hiç anlatmadığım kadar görmeliyimdir gözbebeklerinde derdimi.
Gülünecek ne varsa, tek kahkaha olarak varmaktır ona.
Okşamaktır. Okşanmaktır. Sevişmektir.
Özlemektir sevişirken dahi, daha sonraki sevişmeleri...
Her şeye değendir... Ödenen her bedelin tam karşılığıdır.
Aşk dünyada başka insan kalmamasıdır.
Bilen, anlatma ihtiyacını genelde yazarak giderir. Her şeyi olduğu gibi, gördüğün gibi yazmaksa çok büyük risktir!... Cesaret ister.
Yazdığın ülke, kendinden yüzlerce kat büyük egolarla ülkeyi yöneten siyasetçilerin, adalet dağıtan yargı organlarının elindeyse, vay haline!
Diyeceğim o ki;
Fikrin suç olabildiği ülkelerde yazmak... Ya Kurtuluş Savaşı'nı yaşamış, orada çarpışmış "TÜRKLER" gibi yürek gerektirir, ya da gerizekalı olmayı!...
Korkarak yazmak acı verir yazara...
Korkup yazamamaksa, kalemini kıçına sokmak kadar iğrençtir."
Sevgiyle kalın.